Müze yetkilileri toprak küpün, Tunç Çağı’na, MÖ 1500-2200 yılları arasına tarihlendiğini belirterek bölgeye özgü nadir bir eser olduğunu ifade etti. Arkeolojik kazılarda benzer testiler, çömlekler ve küpler bulunduğu ancak bunların çoğunun kırık ya da eksik olduğunu belirten Hecht Müzesi, kırılan küp sağlam olarak bulunduğu için nadir bir eser olduğunu vurguladı.
Çocuğun babası ise olay sonrası basına yaptığı açıklamada küp kırılınca ilk başta inanamayarak şok geçirdiğini söyledi. Çocuğun küpün içinde ne olduğunu merak ettiğini ve bu sebeple içine bakmak için çekince küpün düşüp kırıldığını ifade eden baba, çok üzgün olduklarını belirtti.
Kasıtlı olmadığı için ceza verilmeyecek
İsrail’in Hayfa kentindeki Hecht Müzesi yetkilileri olayın kasıtlı olmadığını belirterek “Sergilenen eserlere kasıtlı olarak zarar verildiği durumlar vardır ve bu tür vakalar polis müdahalesi de dahil olmak üzere çok ciddi bir şekilde ele alınır – mevcut vakada böyle bir durum söz konusu değildir” açıklamasını yaptı. Olay sonrası çocuğa veya ailesine herhangi bir ceza verilmesinin söz konusu olmadığı kaydedildi.
Korumasız sergilemenin özel bir cazibesi var
Müze kurucusunun vizyonu gereği eserlerin, mümkün olduğunca cam duvarlar ardında değil herhangi bir engel olmadan sergilendiğini ifade eden yetkililer “Bir arkeolojik buluntuyu herhangi bir engel olmadan deneyimlemenin özel bir cazibesi vardır ve bu nadir vakaya rağmen Hecht Müzesi bu geleneği sürdürecektir” açıklamasını yaptı.
Küpün bir uzman tarafından restorasyonunun yapılacağını ve kısa sürede tekrar sergileneceği kaydedildi. Müze, küpün restorasyonuyla ilgili çalışmayı ayrıca paylaşacaklarını vurguladı.
