AB’den Suriye’ye 9,6 milyarlık destek taahhüdü
Yedinci Avrupa Birliği (AB) Suriye ayağı konferansı Brüksel’de düzenlendi. Konferansta Suriye için 5 milyar 600 milyon euro taahhüt edildiği belirtildi. Birlik üyelerinin bu miktarın 4 milyar 600 milyon avroluk kısmının bu yıl içinde, kalan miktarın ise 2024 yılında sağlanacağı konusunda mutabakata varıldığı belirtildi.
AB, taahhüt ettiği mali yardıma ek olarak, Suriye’ye 4 milyar avroluk kredi sağlama kararı aldı. Böylece Birlik, 9 milyar 600 milyon avroluk mali destek taahhüdüne ulaştı. AB’nin Kriz Yönetiminden Sorumlu Komite Üyesi Janez Lenar, bu miktarın 2022’de Suriye’ye yapılan yardımdan 800 milyon avro daha fazla olduğuna işaret ederek, hedeflenen mali yardım için “Bu, uluslararası toplumun Suriye halkının yanında olduğunu gösteriyor” dedi.
Almanya’nın tek başına Suriye için 1 milyar 50 milyon avroluk mali yardım taahhüdünde bulunduğu kaydedildi. Federal Hükümetin verilerine göre Berlin böylece 2012’den bu yana Suriye için toplam 17 milyar avroluk yardıma ulaştı. Almanya Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Bakanı “Suriye krizini şu anda unutmak çok kritik bir hata olur” Svenja Schulze Perşembe günü söyledi.
Şam ile siyasi süreci hızlandırmak için Türkiye’den davet
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, 2011 yılından bu yana iç savaşın yıkıcı etkilerinin pençesinde olan ve geçtiğimiz Şubat ayında meydana gelen şiddetli depremlerle bir kez daha derinden sarsılan ülkede durumu şöyle tanımladı: “korkunç”.
2017 yılından bu yana “Suriye ve Bölgenin Geleceğine Destek” başlığıyla en çok Suriyeli sığınmacıya ev sahipliği yapan ülkeleri bir araya getiren konferansa Türkiye’den Şam yönetimiyle siyasi süreci hızlandırma daveti geldi. Türkiye’nin AB Daimi Temsilcisi Faruk Kaymakçı, “Deprem bize bir kez daha istikrarın sağlanması ve siyasi sürecin hızlandırılması gerektiğini hatırlattı.”
Suriye’nin Mayıs ayında yeniden Arap Birliği’ne kabul edildiğini, Şam rejiminin ortasında Arap ülkeleriyle normalleşme sürecinin başladığını ve Türkiye’nin de temas kurduğunu hatırlatan Borrell, ülkedeki krizin sona ermesi konusunda iyimser olmadıklarını ifade etti. Türkiye’nin Suriye rejimi ile temasa geçerek bazı endişelerini giderme çabalarını takip ettiklerini belirten Borrell, sözlerini şöyle sürdürdü:
“AB’nin seçeceği yol bu değil diyeyim. Bu çabaların Şam rejimini Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi kararı çerçevesinde Körfez ve Arap ülkeleriyle diyaloga girmeye ikna edip etmeyeceğini çok yakında göreceğiz. Korkarım ki BM Güvenlik Konseyi “ABD’nin 2254 sayılı kararının tam ve kapsamlı bir şekilde uygulanmasından ve Suriye’deki krize kalıcı bir çözümden hâlâ çok uzaktayız. Aslında, ilerleme durma noktasına gelmiş gibi görünüyor.”
Yüksek Temsilci, sınır ötesi yardım konusunda Türkiye ile birlikte çalışmaya devam edeceklerinin de altını çizdi.
“Durum endişe verici”
Yardım kuruluşları, özellikle Suriye’nin kuzeyinde kötüleşen koşullar nedeniyle uluslararası toplumu daha fazla mali yardım garantisi vermeye davet ediyor.
Almanya merkezli yardım kuruluşu Diakonie’nin direktörü Martin Kessler Çarşamba günü yaptığı açıklamada, ülkeye yapılan mali yardımın yetersiz olması nedeniyle yardımları kısmak zorunda kaldıklarını söyledi. Örgütün geçen yıl bölgede ihtiyaç duyulan yardım malzemelerinin ancak yarısını temin edebildiği kaydedildi.
Uluslararası Kurtarma Komitesi (IRC) de Suriye’deki durumun endişe verici olduğuna dikkat çekti. Kuruluş, insani yardıma muhtaç insan sayısının 2020 yılına göre yüzde 23 artarak 15 milyonu geçtiğini bildirdi. On yılı aşkın süredir devam eden çatışmalar, yerinden edilme, artan enflasyon ve değer kaybeden para birimi nedeniyle ülke vatandaşlarının yüzde 90’ından fazlası yoksulluk sınırının altında yaşıyor. IRC, kötüleşen durum nedeniyle bir kez daha Suriye’ye ve Türkiye dahil milyonlarca mülteciye ev sahipliği yapan komşu ülkelere mali yardımın artırılması çağrısında bulundu.
ANKA, epd/ SÖ,TY